26 Ekim 2010 Salı

Hiçbir şey yapmayı ( kılımı kıpırdatmayı bile ) istememekle, çok şey yapmak zorunda olmanın tam ortasındayım. İkisinin arasında yapılan şey ise sadece "hata"

İşler, güçler, insanlar, insanlar, insanlar ve insanlar....

Ve Şeytan... En çok böyle yorgunken, böyle bezmişken bulandırıyorsun aklımı. Sen de biliyorsun işini. Bu kez sana uymuyorum şekerim. Ben bulurum toparlanmanın bir yolunu.


Bir de her şeyden alakasız olarak, Orhan Veli güzel adammış. Bence o sahiden rakı şişesindeki balıkmış.




Çadırımın üstüne yağmur yağıyor 
Saros körfezinden rüzgar esiyordu 
Ve ben,bir roman kahramanı 
Ot yatağın içinde 
İkinci dünya harbinde 
Başucumda zeytinyağı yakarak 
Mevzuumu yaşamaya çalışıyordum 
Bir şehirde başlayıp 
Kim bilir nerde 
Kim bilir ne gün bitecek mevzuumu



5 yorum:

EzoNe dedi ki...

Yalnız olmadığımı bilmek iyi geldi :Pp

SeV@L dedi ki...

Ne yapsak Ezone? Ne etsek yapılacakları bir kenara bırakıp hep beraber tembellik mi etsek ? :)

EzoNe dedi ki...

Mümkün olsaydı bir an bile düşünmez tembelliği seçerdim :))

SeV@L dedi ki...

Haydi! yemek, içmek ve tembellik etmek dışında her şeyde tembellik edelim. :)

EzoNe dedi ki...

E haydi :))