Tarih sınavındayız ve bahtsız Emel önümdeki sırada oturmakta. Fısıltı ile konuşuyoruz.
- Emeeellll! Emeelll!!
- Ne var ya!
- Trablusgarp Savaşı'nın ikinci nedeni neydi ?
- mımımırmırmırmı
- Ne!
- ...
- (sıranın altından ayakla dürtmek suretiyle) Emellll! Emeeeell!!! bi ilgilen benle yaaaa
- Osmanlı' nın ^%'^%/^+(
- Osmanlı'nın neyi?
- Osmanlı'nın .....süzlüğü
- Ney ! Osmanlı'nın uçkursuzluğu mu? :/ Ne alaka yaaa!
- (arkasını dönen ve fısırtı modundan çıkan Emel) Hay Allah cezanı vermesin senin ya Osmanlı'nın güçsüzlüğü lan güçsüzlüğüüüü!
Hoca- Ne oluyor orda? Napıyorsunuz siz?
- Eee bir şey yok hocam iftarda ne yesek diyorduk.
- Bana buyrun yemeğe. Çok yemek yaptım misafir gelecek.
- Olur hocamm :D
- Siz önce kağıtları getirin bakayım süre bitti.
--------
Ticari Matematik sınavı yine önümdeki sırada oturma gafletine düşen Emel. Hoca biraz gıcıktı bu nedenle dersten geçmek için deli gibi çalışıp, bir taraflarımı yırtmıştım tabi sonra o yırtıklardan beynim kaçtı. Bildiğin embesil oldum. Soruları çözemiyorum ilk soruda takıldım kaldım. Sonra Emel'e başvurdum her zamanki gibi. (Kurtarıcım benim.)
- Emel! pişşşt!
- Ne?
- Üç kere dört kaç lan üç kere dört kaç ?(bi bulsam çözeceğim tüm soruları)
- Höh? Dalga geçme bi siktir git hoca zaten takık bana
- Çok ciddiyim kızım üç kere dört kaç lan! üç kere dört ya bulamıyorum deliricem :/
- 12 :/
- Seni seviyorum.
(tabi üzerinden 6 sene geçmesine rağmen hala dalga geçiyor benle orası ayrı. :) Hoş ben o 12 sayesinde AA ile geçtim dersi. Hakkıdır geçsin yani dalgasını :) )
7 yorum:
Şu yazıdan da anlaşıldığı üzere benim tek hatam sınavlarda senin ön sırana oturmak olmuş :) Eski günlere geri döndüm ve tekrar çok güldüm :) Ne acılı dakikalar yaşatmışsın bana :)
Sadece sınvalarda ön sırama oturmakla kalsan neyse ama bir de sen benimle iki sene aynı evde yaşadın. Farkındaysan ne zaman geçmişten konu açılsa "sen ne öküz insansın ya bana bunu yapmıştın, şunu yapmıştın" diye yakınıyorsun. :)
Senin hatan beni tanımak dostum. :)
O kadar geçmişe gidip, olaya bu konuda olsun makro bakmayayım demiştim ama sen istedin :)
Bence de seninle tanışmakla ne kadar kadersiz bir insan olacağım belliymiş ama çocuktuk beyin cücük kadar o zaman tabi anlayamıyor insan sonradan başına gelecekleri :)
Ama çocuklarıma sadece seni anlatarak muhteşem nasihatlar verebileceğim olaya birde oradan bakmak lazım :)
Birde annemin sözü geldi aklıma "Seval bu kızı hep sen baştan çıkarıyorsun"
hehe ben hep masumdum :)
Ya bırak allaaseeenn :)
Sınavı kırıp hadi Kadıköy'e kahvaltıya gidelim dediğimde "yok olmaz arkadaşım bu sınava gitmemiz lazım" demedin, hiç naz etmedin bile. Hatta Kadıköy otobüsüne benden önce bindin. Hey gidiiii heyeyyyy :)
Ben baştan çıkarmıyorum seni, senin için de var. Ben senin içindekileri dile getiriyorum. Ama işte adım çıkmış bir kere kötü çocuğa. :D
Kendi annem bile öyle diyor :)
Hadi be oradan .. Bir kere kaç kere dedim ben bu sınava girmem lazım önemli yoksa kalacağım diye.
Ama sen tutturdun yok moda sahili, yok deniz kokusu, mis gibi sıcacık çay,kahvaltı.. Üstüne birde yoldan geçen kadıköy otobüsü hangi irade dayanabilirdi söyle bana ?
Ama hakikaten o kadar sınava gireceğim diye tutturup senden önce atlamıştım otobüsün önüne :)
İşte beni baştan çıkardığının kanıtı anneler hep haklıdır ayrıca :)
O kadar kötüledin ki kendimden utandım yeminle. :(
Sonuca bakalım ama sen okuldayken 1. oldun, sonra 4 yılı sen tamamladın. Yakında mali müşavir olursun falan.
Ben ise hala bir baltaya sap olamadım yani o kadar da etkilememişim seni değil mi? :)
Böyle yapınca da ben ezildim şimdi :)
Hepsi senin sayende oldu diyeceğim ama tezimi kanıtlayacak bir örnek bulamıyorum :)
Salla gitsin ya önemli olan konuşacak hala gülebileceğiz anılar biriktirmek, mühteşem derecede başarılı olmuşuz baksana hala gülebiliyorum :)
Şaka bir yana da canımsın benim. Seviyorum lan seni:)
Yorum Gönder