21 Temmuz 2009 Salı

Hüzünlü Güzelime,


Sen hüzünler güzeliydin; düşlerime mavilerle girip sonra kaybolan......

Canım;


Bugün konuştuk seninle, sesin yine ağlamakla ağlamamak arasında... Senin sesini böyle duyuyorum ya altüst oluyor tüm ruh halim.


On üç senedir arkadaşız. Rahmetli anneannenin deyimiyle ayakdaşız. Orta okulda aynı sırayı paylaştık, lisede aynı koridorları, sonra aynı evi, bir simidi paylaştık, cebimizde kalan son parayı, son sigarayı ki bilirsin hiç sevmem sigarama musallat oluşunu. Ama seninle paylaşmak güzel...


Acıyı da paylaştık, kahkahaları da, çarşıdaki börekçide oturup akşamları usanmadan siyaseti de konuştuk, magazini de, halimizden dert yandık. Konuşacaklarımız hiç bitmedi. O nedenle eve giden yolu hep uzattık. Parklarda çocukları salıncaktan indirip kendimiz sallandık. Farklı yönlere gitmemiz gereken sokak başına gelince "hadi iyi akşamlar" diyipte hemen ayrılmadık. Sanki önümüzdeki beş sene görüşmeyecekmişiz gibi sarılıp vedalaştık. Dün görüşmemişiz gibi, ertesi gün görüşmeyecekmişiz gibi...


Ama gel gör ki kader mi denir? Ne denir bu duruma? Sen İstanbul'un bir köşesine gittin, ben diğer köşede öylece kalakaldım. Çoğu zaman çok yalnız hissediyorum kendimi.


Odamdayım, camlar açık, perdeler uçuşuyor... Şeker hanım kıvrılmış yatağın ucuna uyuyor. Ve Şebnem Ferah. Hatırlıyorsun eminim bu şarkıyı? Hani küçük evimizde ben hıçkıra hıçkıra ağlarken, kendi sesimi duymamak için radyonun düğmesine basmıştım. Şebnem haykırmaya başlamıştı herşey insanlar için. Şimdi sorsan bana hatırlamıyorum o gün niye o kadar çok ağlamıştım.

Her neyse... Artık eskisi gibi değiliz. Öyle olmak çok zor bu saatten sonra. Ama çok şanslıyız Kanka, bir çok insanın arayıpta bulamadığı bir dostluğa sahibiz.
Bugün kızgın olduğunu söyledin ya bana "hayatım adına çok önemli bir adım atacağım ama yanımda değilsin" diye.


Canım Kankam her zaman yanındaydım. Hala öyleyim. Ama bu kararı sen tek başına vereceksin. Ben doğru olduğuna inandığım her kararında senin yanında olacağım. Bu konuda da bana söz hakkı düşüyorsa eğer diyorum ki; bence doğru yolda gidiyorsun hüzünlü güzelim. Bir kere olsun kapat diğer sesleri, kalbinin sesini dinle.
Biliyorsun ve beni benden çok iyi tanıyorsun ki doğru olduğuna inanmasam söylerim. Bana kırılacağını, kızacağını bilsem de söylerim.
Yanındayım. Düşsen de, uçsan da...
Sen bana kızgın olsan da...
Artık ağlamaklı gelmesin sesin. Artık mutlu olmanın zamanı. Artık kendini düşünmenin zamanı. Her masal mutlu sonla bitecek diye bir kaide yok biliyorsun. Yaşamadan bilemezsin.
Hadi diyelim ki kötü bitti herşey ama ben arkandanım, çok şükür güçlü kollarım tutarım. Olmadı bir bulaşık yıkama seansı yaparız. Geçer... :) Herşey geçer. Bu ikilemler, acılar, hüzünler, mutlu günler geçer. Merak etme ben kalırım yanında.

Hiç yorum yok: